Bu Blogda Ara

12 Temmuz 2013 Cuma

FUTBOL DİLİ

A

A GRUBU  :  Gruplar halinde mücadele edecek takımların, sporcuların oluşturdukları birinci grup.
A TAKIMI :  Bir ülkenin, bir spor kuruluşunun birinci derecedeki sporcularından kurulu takımı.
AÇIK : Açık tribünün kısaltılarak kullanışı.
Futbolda; hücum hattının sağ ve sol uçlarında görev yapan, klasik dizilişte 7 ve 11 numaralı formaları giyen oyunculardan her biri.
Futbolda; hücum eden takıma göre, rakip yarı alanının sağ ve sol gerileri; kanat.
Amatörlerin, profesyonellerin katılması kısıtlanmayan.
AÇILI DURUŞ : Vücudun, topuklar bitişik, ayak uçları, bir ayak genişliğinde açık olarak aldığı durum.
AÇILMAK : Jimnastikte; bir gruptaki sıralar alıştırma yapmak üzere dağınık düzene girmek.
ADAM ADAMA : Basketbol, futbol gibi oyunlarda, her oyuncunun belli bir rakip oyuncuyu alarak onu her gittiği yerde izleme, kontrol etme, etkisiz kılma yoluyla yapılan ya da bu yolla "Adam adama savunma" "Adam adama oynamak."
ADAY KADRO : 1- Bir karşılaşmanın, yarışmanın kesin takım kadrosunun belirlemek için çağrılıp kampa alınan sporcular listesi.
2- İçinden bir karşılaşmanın, yarışmanın kesin takım kadrosunun seçileceği ve takıma gireceklerle girmeyecekler le oluşan geniş sporcular listesi.
AKIN : Futbol, basketbol, hentbol  su topu gibi oyunlarda; sayı kazanmak üzere rakip takım kalesine çemberine doğru yapılan toplu hareket, hücum.
AKIN YAPMAK : Topluca karşı takımın kalesine gitmek hücum etmek.
ALAN : Üzerinde sportif etkinliklerde bulunulan; boyutları, zemini donanımın amaçlara uygun olarak amaçlara uygun olarak hazırlanmış, düzenlenmiş yer."Futbol alanı."
ALAN SAVUNMASI (DEFANS) : 1-Futbol ve benzeri takım oyunlarında kendi yarı alanlarında belli bir bölgeyi kontrol etmek; bu bölgeye giren rakip hücum oyuncusunu durdurmak etkisiz bırakmak biçimindeki savunma. Saha markajı.
2- Futbolda oyuncuların; özelleştirilmiş bölgelerde tek tek ya da kombinezonlar kurarak yaptıkları savunma. Bölge savunması, zona savunma.
ALÇAK DRİPLİNG (TOP SÜRME) : Futbolda diz ve kalçaların alçaltarak ayak üstü ile topu çabuk hareket ettirip tempolu ilerleyişe denir.
ALÇAK TOP: Futbolda; yerden yada dizden aşağı bir yükseklikteki toplar için söylenir.
ALDATMA: Oyunda; elverişli durum yaratmak amacıyla, yapacağı asıl hakareti gizlemek üzere belirli bir hareket yapacakmış gibi davranıp, rakibin yanlış hareket etmesini sağlamak. "Feyk, şaşırtma, ayak aldatması, şut aldatması."
ALDATMALI: Aldatma yoluyla olan (biçimde) << Aldatmalı atış>> << Aldatmalı pozisyon>> <<Aldatmalı top sürme >>
ALET: Sporcuların gelişiminde kullanılan her türlü yardımcı araç
ALIŞTIRMA: Beden eğitimi amacıyla yapılan her türlü çalışma. Egzersiz, temrin
ALTI PAS : Kale alanı
ALTIN MADALYA : Yarışmalarda birincilik kazananlara verilen madalya
AMATÖR : Para kazanmak amacıyla değil, salt zevk için spor yapan kişi.
AMATÖR KULÜP : Amatör sporculardan ve amacı amatörce spor yapmak olan kulüp
AMATÖR KÜME: Amatör takımlardan oluşan küme
AMATÖR TAKIM: Amatör sporculardan kurulan takım.
AMUT ÇEKMEK : Amuda kalkıp vücudu aşağı yukarı oynatmak.
AMUT DURUŞU : Yerde yada aletle ;vücudun, bir yada iki el yada ön kollar üstünde, bacaklar havada, gövde dikey olarak dikey olarak aldığı durum.
ANİ ATAK :  Kontra atak
ANTRENE OLMAK : Antrene olmuş << Antrene sporcu >>
ANTRENE OLMAK : Antrene yoluyla fiziksel verimlilik kazanmak.
ANTRENÖR (coach) : Belirli bir spor dalında antrenman yaptıracak yeterlilikte olan ve sporcuları, takımları yaptırdığı antrenmanlarla karşılaşmalara, yarışmalara hazırlayan kimse. Çalıştırıcı, koç
ARA : 1. futbol, basketbol gibi oyunlarda; dinlenmek, oyun üzerine konuşmak ve oyun alanlarını değiştirmek için verilen belli süre; devre arası. 2.Toplu jimnastikte; sıradakilerin birbirlerinden yanlamasına olan uzaklıkları.
ASILMA :  Jimnastikte; vücut ağırlığında bacaklar yada başka bir vücut bölümünde asılmış bölüme getirme.
ASILMA-DAYANMA ARAÇLARI(Aletleri): Üzerinde asılma ve dayanma hareketleri yapılan yatay demir paralel ağaç gibi aletlerin genel  adı.
AŞIRTMA: 1.oyunda; karşı takım oyuncusunun müdahale edemeyecek bir biçimde topu havalandırarak rakip kaleye gönderme yada pas verme. 2. Bu yolla yapılan aşırtma <<aşırtma vuruş, aşırtma gol, aşırtma pas>>
ATAĞA KALKMAK: Bir çok oyuncuyla karşı takım savunmasına yüklenmek, saldırıya geçmek <<hücuma kalkmak>>
ATAK: Futbol vb. oyunlarda; sayı yapmak amacıyla karşı takım alanına, kalesine, potasına doğru yapılan hızlı ve tehlikeli ilerleme. <<hücum>>
ATAK YAPMAK: Karşı takım alanına, kalesine, potasına doğru hızlı ve tehlike yaratacak bir biçimde ilerlemek.<<hücum etmek>>
ATAMAYANA ATARLAR: Bir takımın; rakip takım üzerinde kurduğu yoğun baskıya karşın birçok fırsatı kaçırarak sayı yapamayıp; beklenenin tersine, sayı yemesinin deneyimlerle sabit bir gerçek olduğunu anlatmak için kullanılır.
ATIŞ: Topu, bir kural gereği oyuna sokmak; kural dışı bir davranışı cezalandırmak; sayı yapmak üzere ayakla yada elle kullanmak <<aut atışı>>, <<servis atışı>>, <<taç atışı>>, <<3 sayılık atış>>, <<birebir atış>>, <<penaltı atışı>>, <<korner atışı>>.
ATIŞ YAPMAK: Atış gerçekleştirmek, bir topu ayakla yada elle kullanmak.
ATLETİZM: Fiziksel güç, dayanıklılık, çeviklik, hız vb. beceriler gerektiren; koşu, yürüyüş, atma, ağırlık kaldırma gibi dallarda yapılan  çalışma, etkinlik oyun ve yarışmaların genel adı.
AVANTAJ: Futbol avantaj elde eden oyucuya karşı yapılan kural dışı davranış için hakemin oyunu durdurmaması kuralı.
AVANTAJA BIRAKMAK: (Hakem için) avantaj kuralını uygulamak.
AVERAJ: Futbolda atılan gollerden, yenilenlerin çıkarılmasıyla elde edilen rakam.
AVERAJ DÜZELTMEK: Farklı önlemler alarak averajını iyi duruma getirmek.
AVERAJ TAKIMI: Futbol karşılaşmalarında, az gol atıp çok gol yiyen, zayıf, başarısız takımlar için söylenir.
AVERAJ ÜSTÜNLÜĞÜ: Futbolda puanların eşit olması durumunda, daha yüksek averaja sahip olmak dolayısıyla sağlanılan üstünlük.
AVERAJ YAPMAK: Farklı yenmek.
AVLAMA: Futbol oyununda; rakibin boş bıraktığı ve yetişemeyeceği yeri iyi görüp topu, yavaşça oraya oynayarak gol ya da ekarte etmek
AVUT: (İng. Out) Futbol oyununda hücum eden takımın oyuncularınca yapılan vuruşta, atışta topun kale çizgisinin dışına çıkması.
AVUT ATIŞI: Futbolda avuta çıkan topun oyuna sokulması için ayakla yapılan vuruş. Kale vuruşu.
AVUT ÇİZGİSİ: Futbol oyununda oyun genişliğinde kale çizgisi hariç oluşan çizgiye denir. Kale çizgisi.
AYAK UCU: Dayanak olarak kullanılan ayak parmak uçlarının oluşturduğu dar yüzey.

AYAKTA DURUŞ: Jimnastikte; vücudun, ayaklar üzerinde dayalı ve harekete hazır olduğu başlama duruşu.


B

B GRUBU: Gruplar halinde mücadele edecek takımların, sporcuların oluşturdukları ikinci grup.
B TAKIMI: Bir spor kuruluşunun, ikinci derecedeki sporculardan oluşturduğu takım.
BACAK ARASI: Futbolda; topu rakibin iki bacağının arasından geçirme.
BAKIMCI: Sporcuların, yönetmeliklere uygun olarak yetiştirilmeleri ve eğitilmeleri ile ilgilenen, bu konularda onlara çeşitli yardımlarda bulunan kimse.
BANDAJ: Futbolcuların ayak bileklerini korumak üzere bu bölüme sardıkları şerit biçiminde yumuşak bez.

BARAJ: Futbolda; kaleleri için tehlike oluşturacak bölgelerdeki serbest atışlarda,  oyuncuların, topun 9.15 m. Uzağına dizilerek kurdukları engel.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder